Elde bulunan bir şeyi tutmaktan vazgeçip tutmaz olmak
ne demek? TDK Sözlük anlamı nedir?
Eldeki, sırttaki bir şeyi bir yere koymak
Tipi / Türü;
nesnesizKullanımı;
"Mermer masaya bir yirmi beşlik bıraktı."Bir işi başka bir zamana ertelemek
Kullanımı;
"Gezmeyi haftaya bıraktık."Bir şeyi bir yerde unutmuş olmak
Kullanımı;
"Acaba eldivenlerimi nerede bıraktım?"Bulunduğu yeri veya durumu değiştirmemek
Kullanımı;
"Tencereyi öylece kirli bir biçimde bıraktım."Geriye kalmasını sağlamak
Kullanımı;
"Paranın bir kısmını bırakırsan rahat edersin."Bir işin sorumluluğunu, yükümlülüğünü başkasına vermek, onu görevlendirmek
Kullanımı;
"Cemal Paşa'da anlamadığı işi ehline bırakmak meziyeti vardı."Birinin bir şeyi yapmasına engel olmamak
Tipi / Türü;
nesnesizKullanımı;
"Bırak, burasını benim defterimden okuyayım."► sarkıtmak
Kullanımı;
"Saçlarını omzuna bırakmış."Ölen, ayrılan birinden iş, kişi, nesne vb. şeyler kalmak
Tipi / Türü;
nesnesizKullanımı;
"Hayata gözlerini kaparken ardında yedi yaşında bir oğul, on iki yaşında bir kız bırakıyordu."Bir alışkanlıktan veya bir işten vazgeçmek
Kullanımı;
"O da basket oynardı ama artık bıraktı."Uğraşmaz olmak, artık uğraşmamak
Tipi / Türü;
nesnesizKullanımı;
"Aliye, az önce haftalığını almıştı ve patronlarına işi bırakacağını, bırakmak zorunda olduğunu nasıl söyleyeceğini bir türlü bilemiyordu."Bıyık veya sakal uzatmak
Tipi / Türü;
nesnesizÖzgürlük vermek, hürriyetine kavuşmasını sağlamak
Tipi / Türü;
nesnesizKullanımı;
"Bıraksam acaba beyaz bir çift güvercin gibi uçarlar mı?"► boşamak
Kullanımı;
"Bıraktıkları zevcelerini yine canları isterse tekrar alabilirler."Kötü bir durumda terk etmek
Koyup gitmek
Kullanımı;
"Mahalle arasındaki küçük dükkânını bırakarak karısını, şehrin başka bir tarafında bir eve yerleştirdi."Sınıftan veya sınavdan geçirmemek
Kullanımı;
"Öğretmen üç tembel çocuğu bıraktı."Bir malı pazarlık sonucu fiyat indirimine razı olarak satmak
Tipi / Türü;
-eKullanımı;
"Başkalarına on ikiye veriyoruz ama sana onar kuruştan bırakayım."Bakılmak, korunmak için vermek
Tipi / Türü;
-e -iKullanımı;
"Eşyamı size bırakacağım."Bir kimseyi beraberinde getirmemek veya götürmemek
Tipi / Türü;
nesnesizKullanımı;
"Telgrafhanede bir zabit bırakarak işinin başına gitmesini rica ettim."Sahiplik hakkını başkasına vermek
Tipi / Türü;
-e -iKullanımı;
"Bizim komşu bütün malını Kızılay'a bırakmış."Yapışık olan bir şey yapışıklıktan kurtulmak
Tipi / Türü;
nesnesizKullanımı;
"Islanan zemin kaplaması zamanla kendini bıraktı."Bulunduğu veya dokunduğu yerde bir şey oluşturmak, meydana getirmek
Tipi / Türü;
nesnesizKullanımı;
"İz bırakmak. Leke bırakmak."► koymak
Bir şeyi başkasına iletilmek üzere vermek
Tipi / Türü;
nesnesizKullanımı;
"Postacı bir şey bıraktı sana."Bir şeyi bir kimse veya belli bir amaç için ayırmak
Tipi / Türü;
nesnesizKullanımı;
"Kutuyu biraz öne ittirdi ve Simay'ın tutması için pay bıraktı."► götürmek
Kullanımı;
"Savaş, sen eğlenmene bak, ben Buğra'yı eve bırakırım kardeşim."Kâr getirmek, yarar sağlamak
Tipi / Türü;
nesnesizKullanımı;
"Bu alışveriş bize fazla bir şey bırakmadı."Birilerini koyuvermek, salıvermek
Kullanımı;
"Komiser tutukluyu bıraktı."Bir yana itmek, önem vermemek
Kullanımı;
"Durum böyledir diye her işini bırakıp düşmanlar ne ederlerse etsinler biz durup bakalım mı?""Neden Boğaz’ı koruyacağız da bir vakitler seyran yeri olan Kasımpaşa’yı bırakacağız."Kendi hâline terk etmek
Kullanımı;
"Aman beyim bana kıyma, benim de çoluk çocuğum var, mahvolurum ben, biz dost ve arkadaşız kölen olayım bırak şu adamı, diyordu."Beraberinde bulunması gereken bir şeyi yanına almamak
Kullanımı;
"Kabanımı evde bıraktım."Bir işi veya çalışmayı bitirmeden sona erdirmek
Kullanımı;
"Okumamı bırakarak dışarı çıkmamı istiyordu."Bir şey yeni bir duruma dönüşmek
Kullanımı;
"Duruşmayı açıyorum demesiyle delikanlının yüzündeki güven dolu ifade yerini endişe ve korkuya bıraktı."Geride … kalmasını sağlamış olmak
Kullanımı;
"On yıl süren savaş büyük bir yıkım bırakarak bazılarına zenginleşmek için yeni fırsatlar yarattı."… durumda bulunmasına, … hâle gelmesine sebep olmak
Kullanımı;
"Kadını hamile bıraktı."Ölüm sebebiyle kaybetmiş olmak
Tipi / Türü;
mecazKullanımı;
"İki oğlumu Çanakkale’de bıraktım."