ne demek? TDK Sözlük anlamı nedir?

10

İçinde, üstünde hiç kimse veya hiçbir şey bulunmayan; hali, tehi, tıngır, dolu (II) karşıtı

Telaffuzu

:

Tipi / Türü;

sıfat

Kullanımı;

"Komşular bir şey anlamasın diye ateşte boş tencere kaynattığım zamanları bilirim, yine de babamın koskoca konağını terk etmemiştim."

Hecelenişi / Hecelemesi;

boş

Kullanıldıktan sonra içinde bir şey kalmayan, kirli bardak, çanak vb. kap

Tipi / Türü;

isim

Kullanımı;

"Tam bu sırada yanlarından elindeki tepside boşlarla ortalıkçı bir çocuk geçmektedir."

Sürülüp ekilmemiş toprak

Herhangi bir iş yapmadan, çalışmadan

Tipi / Türü;

zarf

Kullanımı;

"Ben hiç hayatımda böyle yarım saat boş oturmadım…"

Görevlisi olmayan (iş, görev); münhal

Tipi / Türü;

mecaz

Kullanımı;

"Boş kadro."

Yapılacak iş olmama durumu

Tipi / Türü;

isim mecaz

Kullanımı;

"Bugün sabah boşum, gelebilirsin."

Gerçeğe dayanmayan

Tipi / Türü;

mecaz

Kullanımı;

"Bütün bunlar güneşli ve rüzgârlı bir günün boş vaatleri miydi?"

Herhangi bir bilgisi olmayan

Tipi / Türü;

mecaz

Kullanımı;

"Daha meselesiz, daha cahil, daha boş, daha yakışıklıydılar."

Bir işe yaramayan, yararı olmayan

Tipi / Türü;

mecaz

Kullanımı;

"Yaşlı başlı insanlarız, dedi. Birbirimizi boş tesellilerle aldatacak değiliz."

Habersiz, hazırlıksız bir biçimde

Tipi / Türü;

zarf mecaz

Kullanımı;

"Tatar dilencinin küfürlerine işte böyle boş yakalandım."
boş