ne demek? TDK Sözlük anlamı nedir?

9

Dolmasını sağlamak, dolu duruma getirmek; kaplamak

Telaffuzu

:

Tipi / Türü;

-iFiil

Kullanımı;

"Bunu bilmek içimi kederle dolduruyordu."

İlişkili birleşik kelimeler;

"doldurboşalt"

Hecelenişi / Hecelemesi;

dol-dur-mak


Araç deposunu akaryakıtla tamamen dolu duruma getirmek

Ateşli silahların içine mermi sürmek

Tipi / Türü;

nesnesiz

Kullanımı;

"İki tabanca getirdiler, takır takır doldurdular."

Bildirge, çizelge, fiş vb. basılı kâğıtların boş yerlerini tamamlamak

Tipi / Türü;

nesnesiz

Kullanımı;

"Osmanlı tabiiyetini haiz Müslim diye, yol tezkeresi doldururlardı."

Yaşını, yılını bitirmek

Kullanımı;

"Yirmi yaşını dolduralı bir iki seneden fazla olmamıştı."

Ses, koku yayılıp kaplamak

Kullanımı;

"Odanın içini kızarmış bir ekmek kokusu doldurmuştu."

Belirli bir süreyi kaplamak, almak

Kullanımı;

"Balıkçılara yardım etmek bütün zamanını doldurmayınca kentin içerilerine, gecekondu mahallelerine gitti."

Canlılık kazandırmak

Tipi / Türü;

-le mecaz

Kullanımı;

"Evi sade sesiyle değil vücudu ile de doldurdu."

Birini, başkası için kötü düşünecek bir duruma getirmek

Tipi / Türü;

mecaz

Kullanımı;

"Ah, biliyorum, biliyorum seni o gece doldurdular."
doldurmak