ne demek? TDK Sözlük anlamı nedir?

1

Havada su buğusunun birden yoğunlaşıp katılaşmasından oluşan, türlü irilikte, yuvarlak veya düzensiz biçimli buz parçaları durumunda yere hızla düşen bir yağış türü; kırcı

Telaffuzu

:

Tipi / Türü;

isim

Kullanımı;

"Dolu ekinlerini vurmuşsa bir yıl aç demekti."

Hecelenişi / Hecelemesi;

do-lu

dolu (2)

İçi boş olmayan; dolmuş, meşbu, pür (I), komple, boş karşıtı

Telaffuzu

:

Tipi / Türü;

sıfat

Kullanımı;

"Su ile dolu bir şişe."

Hecelenişi / Hecelemesi;

do-lu

Bir yerde sayıca çok

Kullanımı;

"Dağda keklik dolu."

Boş yeri olmayan, her yeri tutulmuş olan (toplu taşıma aracı, salon vb.); paket

Kullanımı;

"Haftaya pazartesiye kadar bütün uçaklar dolu."

Boş vakti olmayan; meşgul

Kullanımı;

"Bugün doluyum."

Çok olan (iş, uğraş, olay vb.)

İçinde atılacak mermisi bulunan (top, tüfek vb. ateşli silahlar)

Kullanımı;

"Tabanca doludur, dikkat edin."

Tornacılıkta delik açılmamış (gereç)

Bir duygunun güçlü etkisinde olan

Tipi / Türü;

mecaz

İçki doldurulmuş bardak

Tipi / Türü;

isim eskimiş
dolu