ne demek? TDK Sözlük anlamı nedir?

14

Kendi ekseni üzerinde veya başka bir şeyin dolayında hareket etmek

Telaffuzu

:

Tipi / Türü;

nesnesizFiil

Kullanımı;

"İçeride anahtarın acı bir gıcırtıyla döndüğünü duydum."

Hecelenişi / Hecelemesi;

dön-mek


Geri gelmek, geri gitmek

Tipi / Türü;

-e -den

Kullanımı;

"Ertesi gün aynı yoldan Bodrum'a döndük."

Yönünü belli bir tarafa doğru çevirmek

Tipi / Türü;

-e

Kullanımı;

"Babam birdenbire bana döndü."

Bir tarafa sapmak

Tipi / Türü;

-i

Kullanımı;

"Gülümseyerek bir köşeyi döndü."

Bir şeyi andıracak duruma girmek, benzemek

Tipi / Türü;

-e

Kullanımı;

"Dikmen yolları, mabede adak için gidenlerin yollarına dönmüştü."

Sınıfta kalmak

Kullanımı;

"Çocuk çalışmazsa bu yıl döner."

Durumdan duruma geçmek, değişmek, olduğundan daha değişik bir durum almak

Tipi / Türü;

-e

Kullanımı;

"Erkekler tekaüt olunca çocuğa dönüyorlar."

Belirli bir yerde dolaşmak

Tipi / Türü;

-de

Kendini bir yandan bir yana çevirmek

Tipi / Türü;

-de

Kullanımı;

"Yatağında sabaha kadar dönüp durdu."

Yönetilmek, düzene konulmak, çekip çevrilmek

Söz konusu etmek, hatırlamak

Tipi / Türü;

-e

Kullanımı;

"Biz yine onun gençliğine, lise öğretmeni olduğu zamana dönelim."

Bırakılan bir konu veya işe başlamak

Tipi / Türü;

-e

Hileyle, gizlice yapılmak

Tipi / Türü;

mecaz

Kullanımı;

"Burada bir şeyler oluyor, bir şeyler dönüyor ama anlayamıyorum."

İnanç, din veya düşüncesini değiştirmek

Tipi / Türü;

din bilimi

Kullanımı;

"Annesinin İtalyan Yahudisiyken döndüğünü söylemişti."
dönmek