ne demek? TDK Sözlük anlamı nedir?

10

Yalan olmayan, doğru olan şey; ciddi, hakikat

Telaffuzu

:

Tipi / Türü;

isim

Kullanımı;

"Esasen bizim için millî varlık ile istiklal ve hürriyet aynı gerçeğin çeşitli cepheleridir."

Hecelenişi / Hecelemesi;

ger-çek

► gerçeklik

Kullanımı;

"Her hâlde o gün imparatorluğun ölümü apaçık bir gerçekti."

► doğruluk

Kullanımı;

"Bu laflarda gerçek payı ne kadar çoksa duygu payı da ondan az değildir."

Yalan olmayan

Tipi / Türü;

sıfat

Kullanımı;

"O yürekler acısı fukara kafile, yüzlerinden gerçek acı aka aka ölü arkadaşlarının namazını kıldılar."

Bir durum, bir nesne veya bir nitelik olarak var olan, varlığı inkâr edilemeyen, olgu durumunda olan, özbeöz, hakiki, reel

Tipi / Türü;

sıfat

Kullanımı;

"Kâğıt paranın saymaca değeri varsa da gerçek değeri yoktur."

Aslına uygun nitelikler taşıyan, sahici

Tipi / Türü;

sıfat

Kullanımı;

"Gerçek elmas. Gerçek hikâye."

Temel, başlıca, asıl

Tipi / Türü;

sıfat

Kullanımı;

"Bir kişinin ahlaklı olması için, o benim dediğim gerçek ahlaka erişebilmesi için bir iç âlemi olmalıdır."

Doğadaki gibi olan, doğayı olduğu gibi yansıtan

Tipi / Türü;

sıfat

Yapay olmayan

Tipi / Türü;

sıfat

Düşünülen, tasarımlanan, imgelenen şeylere karşıt olarak var olan

Tipi / Türü;

sıfat felsefe
gerçek