Bir şeyi tutup kendine veya başka bir yöne doğru yürütmek
ne demek? TDK Sözlük anlamı nedir?
Taşıtı bir yere bırakmak, koymak
► germek
Kullanımı;
"İpi çekmek."İçine almak, emmek
Bir yerden başka bir yere taşımak
Kullanımı;
"Ekini tarladan çekmek."Bir amaçla ortadan kaldırmak
Kullanımı;
"Piyasadaki parayı çekmek."Üzerinde bulunan bir silahla saldırmak için davranmak
Kullanımı;
"Elindeki tabancayı tetiğine basmak için yeni çekivermiş gibiydi."Atmak, vurmak
Kullanımı;
"Dayak çekmek. Şut çekmek."Bir kimseyi veya bir şeyi geri almak
Güç durumlara dayanmak, katlanmak
Kullanımı;
"Yalnız bende meçhul bir hastalık vardı. Sekiz yaşından beri çekiyordum."Tartıda ağırlığı olmak
Kullanımı;
"Tartsaydınız kırk, kırk beş kilodan fazla çekmezdi."► döşemek
Kullanımı;
"Kablo çekmek."Herhangi bir engel kurmak
Kullanımı;
"Derenin kış yaz kurumayan suları böğürtlen fidanlarını yükseltmiş, iki tarafa yemiş dolu bir koyu çit çekmiş."Şans denemek amacıyla hazırlanmış kâğıtlardan birini almak
Kullanımı;
"Birisi niyet çeksin de biz de bir lokma bir şey yiyelim diye bekleşiyorlar."İmbik yardımı ile elde etmek
Kullanımı;
"İspirto çekmek. Gül yağı çekmek."Çizgi durumunda uzatmak
Aynısını yazmak veya çizmek
Kullanımı;
"Yazıyı temize çekmek. Kopya çekmek."Tedavi amacıyla şişe, vantuz, sülük vb.ni uygulamak
Kullanımı;
"Bardak çekmek."Bir yerden bir şeyi yukarı doğru almak
Görüntüyü bir aletle özel bir nesne üzerine kaydetmek
Kullanımı;
"Fotoğraf çekmek. Film çekmek."Taşıma gücü olmak
Kullanımı;
"Bu araba 500 kilodan çok yük çekmez."Bir şeyi öğütmek
Kullanımı;
"Kahve çekmek."Protesto, poliçe, çek vb. düzenleyip yürürlüğe koymak
Hoşa gitmek, sarmak
Kaçan ilmeği örmek
Kullanımı;
"Çorap çekmek."Masrafını karşılamak, ikramda bulunmak
Kullanımı;
"Beni Konya Lezzet Lokantasına götürdü, âlâ bir öğle yemeği çekti."Bir duyguyu içinde yaşatmak
Kullanımı;
"Ona yanıyorum, onun hasretini çekiyorum."Yürütmek, sürmek
Kullanımı;
"Aheste çek kürekleri mehtap uyanmasın."Bir kimse ailesinden birine herhangi bir bakımdan benzemek
Tipi / Türü;
-eKullanımı;
"Yeğeninin ona çeken tek yanı yoktur."Bir şeyin içyüzünü anlamak amacıyla bir kimseyi sıkıştırmak
Kullanımı;
"Sorguya çekmek."Herhangi bir anlama almak
Tipi / Türü;
-e -iKullanımı;
"Bak, sözümü nereye çekti!"Örtmek, giymek
Tipi / Türü;
-e -iKullanımı;
"Yorganınızı başınıza çeker ve uykunuza devam edersiniz."Dişi hayvanı çiftleşmek için erkeğin yanına götürmek
Tipi / Türü;
-e -iYol, ay sürmek
Kullanımı;
"Sevmediğim ayların çoğu otuz bir çeker, uzundur."Daralıp kısalmak
Tipi / Türü;
nesnesizKullanımı;
"Kumaşı yıkayınca çekti."Bir şeyi asmak
Kullanımı;
"Açıkta durduk. Demir attık. Kayığa tehlike bayrakları çektik."Boya, badana vb. sürmek
Bir şey yollamak
Kullanımı;
"Çektikleri telgrafı babasıyla annesi, bakalım, alabilecekler mi?"Bir şeyi emip dışarıya çıkarmak
Kullanımı;
"Tulumba, suyu iyi çekiyor. Baca iyi çekiyor."Hamur vb. iyice pişmiş duruma gelmek
Bir cisim, belli bir yakınlıktaki başka bir cismi kendisine yaklaşmaya zorlamak, itmek karşıtı
Tipi / Türü;
fizikVericiden gelen dalgaları algılayarak televizyon, radyo, telefon vb. aygıtlarla bağlantı kurmak
Tipi / Türü;
teknikİçki içmek
Tipi / Türü;
argoKullanımı;
"Çok kimse rakısını bağında çekiyordu."